GÜNCEL
İBB Şehir Planlama Müdürlüğü, Bakırköy Demiryolu kuzeyi ve güneyi olarak adlandırılan Zuhuratbaba, Kartaltepe, Osmaniye, Zeytinlik Cevizlik, Yenimahalle ve Sakızağacı mahallelerinde yapılan “Nazım İmar Planı” çalışmaları kapsamında bölge halkının, sivil toplum bileşenlerinin ve ilgili kurumların görüş ve değerlendirmelerini almak üzere’ Bilgilendirme Toplantısı’ gerçekleştirdi. Farklı fikir ve önerilerin dile getirildiği toplantıda, İBB Şehir Planlama Müdürü Fatih Doğan, 'Bakırköy’de konuşulması gereken artı kat değil, mevcut inşaat haklarının korunmasıdır' dedi.
229 bin nüfuslu Bakırköy’ün merkez 7 mahallesini ilgilendiren toplantıya, Kartaltepe, Cevizlik ve Yenimahalle olmak üzere 3 mahalle muhtarlarının katıldığı gözlemlenirken, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, ilçedeki bazı platform temsilci ve üyelerinin ise farklı fikir ve talepleri dile getirildiği görüldü.
'ÇARESİZLİKTEN +1 KAT'
Bakırköy’ün Kentsel Dönüşümü’nün acil olduğu konusunda hem fikir olan katılımcılar, ilçeye +1 kat verilmesi konusunda farklı düşüncelerini dile getirdiler. Konuyla ilgili söz alan Kartaltepe Mahalle Muhtarı Didem Koryürek Armutlu, yaş ortalaması yüksek ve çoğunluğu emekli olan mahallelinin deprem gerçeğini de göz önüne alarak çaresizlikten dolayı +1 kat talebi olduğunu dile getirdi.
İnsanları yerinden etmeden, müteahhitlerin önüne atmadan ve Fikirtepe‘ye dönüşmeden, rantçı değil halkçı bir model bulunması gerektiğini ifade eden Koryürek Armutlu, mahalleli olarak acil çözüm beklediklerini söyledi.
Toplantıda söz alan Yenimahalle Muhtarı Nihat Şahin, ilçelerindeki yüksek katlı binaları ve sahildeki yapılaşmaları örnek vererek, adı yeni ama kendisi eski olan mahallelerinin bir an önce dönüşüme girmesi gerektiğini belirtti.
“PLANLAMALARA DİĞER 4 MAHALLE DE EKLENSİN”
Bakırköy Kentsel Dönüşüm Dayanışma Platformu Sözcüsü Feyza Özbir, yaş ortalaması yüksek ilçelerinin ekonomik durumu göz önüne alındığında, yeni yapılacak planların +1 kat olarak düzenlenmesini talep ettiklerini, bu sayede binalarının yenilebilmesi için gerekli ekonomik kaynağın bir kısmının da karşılanacağını söyledi. Konuyla ilgili meydanda kurdukları halk çadırında Salı ve Perşembe günleri imza topladıklarını ve +1 kat konusunda ısrarcı olduklarını söyleyen platform sözcüsü, planlamanın yalnızca 7 mahalle üzerinden değil, Şenlikköy, Yeşilköy, Yeşilyurt ve Florya’yı da içine alarak yapılmasını istediklerini ifade etti.
“+1 KAT, YERİNDELİK İLKESİ İLE BÜTÜNCÜL VE ÇOK YÖNLÜ ELE ALINMALI”
Bakırköy Kentsel Dönüşüm Dayanışma Meclisi temsilcisi ve Mimarlar Odası üyesi olarak toplantıya katılan Ümit Bayrak ise, +1 kat şeklinde ifade edilen konunun yerindelik ilkesi ile bütüncül ve çok yönlü çözümlerle birlikte ele alınması gerektiğini, ilçelerinin yaşanabilir bir kent olma özelliği ve kültüründen uzaklaşılmaması gerektiğini savunarak, “Neden 15 mahalle değil de, önce 7 sonrasında 4 mahalle?” diye sordu.
“+1 KAT EKONOMİK GETİRİ SAĞLAMAZ, MÜTEAHHİT SİSTEMİNE RANT SAĞLAR”
+1 katın dönüşüme ekonomik bir getirinin aksine müteahhit sistemine rant sağlayacağının altını çizen Ümit Bayrak, bununla birlikte alt ve üst yapı sorunları, trafik düzeni, sosyal donatı alanları ve nüfus yoğunluğu olarak da sorunların katlanacağını belirterek, öncelikle örgütlenme olarak ilgili kurumların çalışmalarını hızlandırması noktasında vatandaşların bir araya gelmesi gerektiğini söyledi.
2019 yılından beri ödenen deprem vergilerinin deprem sonrası için değil, deprem öncesi için kullanılması anlamında çalışma yapmaları gerektiğine de dikkat çeken Bayrak, kredi oranlarıyla ilgili gerekli yasal düzenlemelerin yapmasını talep etmeleri gerektiğini ve sonrasında da KİPTAŞ ve TOKİ gibi kurumların garantörlüğünde, yahut kooperatifleşme yöntemi ile vatandaşın müteahhit insafına bırakılmadan dönüşüm yapılması konusunda hem fikir olduklarını belirtti. Ümit Bayrak, “Öncelikle yapı üretim sürecinin değiştirilmesi lazım. Kamu işin içine girmeden sağlıklı bir çözüm olmaz. Yaşam hakkı savunulmalıdır” diyerek konuşmasını tamamladı.
“MERKEZİ VE YEREL YÖNETİM KAMU DESTEĞİ VERMELİ”
Bakırköy Kentsel Dönüşüm Dayanışma Meclisi temsilcisi olarak toplantıda konuşan Asuman Yarkın Yeşilırmak, planlama çalışmalarına katılımın çok önemli olduğunun altını çizerek, riskli bina tespitinde de kaos olduğunu söyledi.
Herkesin kendine göre çözüm ürettiğini de sözlerine ekleyen Yeşilırmak, pek çok faktörün düşünülerek yapılması gerektiğini, kanun ve yönetmeliklerle bağlı olduklarını, ada bazlı uygulamalarda kentsel tasarım yöntemlerinin kullanılabileceğini belirtti.
Öncelikle yürütmeyi elinde tutan merkezi yönetimin yerine getirmediği sorumlulukları vatandaş olarak talep etmeleri gerektiğinin altını çizen Asuman Yarkın Yeşilırmak, merkezi yönetim, İBB’nin ve ilçe belediyesinin kamu desteği vermesi gerektiğini, kamu kaynaklarının da dönüşüme yönlendirilmesi için vatandaşlar olarak hep birlikte çalışma yapmaları gerektiğini vurguladı.
Bakırköy genelinin planlı bir ilçe olduğunu ifade eden Yeşilırmak, yapı stokunun bu güne gelmesindeki tek suçlunun vatandaş olmadığını, bunlara yol veren kamu yönetimlerinin şimdi de vatandaşın can güvenliği için elini taşın altına koyması gerektiğini söyledi.
Kooperatifleşme çözümleri için de çalışma yapmaları gerektiğini söyleyen Yeşilırmak, merkezi yönetimin gerekli mevzuat değişikliği yapması için aracı olacak il ve ilçe belediyesinin de vatandaşın desteği ile daha güçlü bir ses çıkarabileceğine inandığını belirtti.
“BEYAZEVLER SİTESİ BAKIRKÖY’DE ÖRNEK DÖNÜŞÜM OLSUN”
Osmaniye Mahallesi Beyazevler Sitesi’nden toplantıya katılan Gürcan Sarak isimli vatandaş da, site olarak yıllardır dönüşümle ilgili çare aradıklarını, çalmadıkları kapı kalmadığını, seçim öncesi geçmiş yönetimle anlaştıklarını ancak yeni dönemde her şeye yeniden başlamak zorunda kaldıklarını söyleyerek, “İlçe belediyesinin yahut İBB’nin Bakırköy’de yaptığı örnek bir dönüşüm projesi var mıdır?” diye sordu.
Yıllardır çaresizlikten çare üretmeye çalıştıklarını söyleyen Sarak, son olarak İBB İmar AŞ. ile görüştüklerini, KİPTAŞ aracılığı ile kendilerine deprem öncelikli bir proje çalışması yapılmasını beklediklerini ifade ederek, “Müteahhitle değil, kamu eliyle yapılsın, sitemiz Bakırköy’e de örnek bir proje olsun” dedi.
“BAKIRKÖY’E BİR AN ÖNCE DÖNÜŞÜM”
Sırasıyla söz alan vatandaşların büyük kısmı, yıllardır dönüşüm beklediklerini, konuşmaktan öteye gidemediklerini, ekonomik şartlarından dolayı dönüşümün gerçekleştirilemediğini, yerlerinden olmak istemediklerini ve depremin her an olabileceği gerçeğinin de göz önünde bulundurularak, bir an önce dönüşüm çalışmalarına başlanılmasını talep etti.
“BAKIRKÖY BETONLAŞIRKEN, KARŞI ÇIKAN HALK YOK DENİLECEK KADAR AZDI”
Toplantıda söz alan Bakırköy Kent Savunması temsilcilerinden Ziya Disanlı, +1 kat talebinin ideal bir çözüm olmadığını herkesin bildiğini ama soruna acil çözüm arandığını, halkın da yüksek binaları örnek göstererek kendisine haklılık payı çıkardığını söyledi.
Betonlaşmaya karşı olduğunu söyleyen Bakırköylülerin, sahilde ve birçok kamusal alanda söz konusu betonlaşmalar olurken yok denilecek kadar az olduğunu da vurgulayan Disanlı, Mimarlar Odası öncülüğünde kurulan Bakırköy Kent Savunması olarak Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi için yaptıkları çalışmaları hatırlatarak, betonlaşmadan kurtarılan hastane alanıyla ilgili şimdilerde istinafa itiraz davası açıldığını söyledi.
“TOPLANAN 500 MİLYAR VERGİ, DEPREM SONRASI İÇİN DEĞİL, DÖNÜŞÜM İÇİN KULLANILMALI”
Bakırköy’ün dönüşümüyle ilgili çok yönlü, ada bazlı, mahalle bazlı ve parsel bazlı çalışalar yapılması gerektiğini, gerekirse küçülmeye giderek yerinden edilmeden dönüşüm yapılmasını ve ilgili kurumlarında finansal desteğini vermesi gerektiğini söyleyen Disanlı, “500 milyar deprem vergisi toplandı. Bu vergilerin depremden sonra değil, depremden önce kullanılması için, 3-5 kişi ile değil tüm Bakırköylülerle birlikte ortak ses çıkarmamız” dedi.
İnşaat Mühendisleri Odası temsilci olarak toplantıya katılan Elif Ersoy’da, dönüşümle ilgili yapılacak inşaat çalışmalarını, ister KİPTAŞ, ister TOKİ, ister Kooperatif, isterse müteahhit yapsın fark etmeksizin denetiminin İBB tarafından yapılması gerektiğinin önemine değindi.
“PLANLAMA SÜRECİNE TMMOB VE BİLEŞENLERİ DAHİL OLACAK”
Katılımcıların ardından söz alan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Planlama Müdürlüğü ekibi adına sunum yapan yetkililerinden Miray Özkan, TMMOB bileşenleri ile plan sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunduklarını ve planlama sürecinde birlikte çalışılmasına karar verdiklerini söyleyerek, 16 Mart tarihinde Mimarlar Odası Bakırköy Trakya Büyükkent Bölge Temsilciliği, İnşaat Mühendisleri Odası, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Çevre Mühendisleri ve Şehir Plancıları Odası’nın İstanbul Şubeleri ile ortak bir toplantı yaptıklarını söyledi.
“KÜLTÜREL YAPI VE KENT KİMLİĞİ KORUNMALI”
TMMOB ve bileşenleri ile yapılan toplantının sonunda sahile erişimin önemi, kültürel miras alanlarının ve doğal alanların korunması, trafik sorunu, meydan düzenleme talepleri, yapı yoğunluğunun korunmasının gerekliliği, altyapı yetersizlikleri, bisiklet yolu talebi, hava koridorlarının oluşturulması, yol düzenlemelerinin yapılması, hassas ve katılımcı bir süreç yürütülmesi, kamusal alanların kullanıma açılması, kooperatifçiliğin ve farklı yenileme modellerinin teşvik edilmesi, fonlar bulunması, kültürel yapısı, mahalle kimliği ve esnafın korunması, dönüşümün altyapı ile birlikte düşünülmesi, deniz ulaşımının geliştirilmesi gibi pek çok konuda ortak noktada birleştiklerini belirten Özkan, planlama sürecinde de meslek odalarıyla birlikte çalışacaklarını ifade etti.
“NAZIM İMAR PLANLAMASINDAKİ HEDEFLER”
Miray Özkan, İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı ile birlikte, Şehir Planlama Müdürlüğü olarak Nazım İmar Plan Hedeflerini söyle sıralandı.
1. Eğitim, sağlık, park, sosyal ve kültürel alan gibi donatı ihtiyaçlarını karşılamak, uygulaması yapılmayan donatı alanlara ilişkin çözüm geliştirmek ve donatı alanlarına erişilebilirliği artırmak
2. Yapı stokunun deprem riskine karşı yenilenmesi ve dönüştürülmesine yönelik model geliştirmek
3. Müktesep hakları dikkate alarak ve planlar arası uyum sağlayarak imar haklarını düzenlemek
4. Afet hizmet alanları kurgusu oluşturmak; • Toplanma/geçici barınma alanları • Tahliye koridorları • Ulaşım organizasyonu
5. Kuzey-güney ile doğu-batı doğrultusunda ulaşım akslarını güçlendirmek
6. Toplu taşıma sistemi ve yaya-bisiklet yolları entegrasyonunu sağlamak 7. Merkez fonksiyonlarını destekleyecek altyapı (yol, otopark vb.) çözümleri oluşturmak.
“TEŞHİS EDİLEN SORUNLARIN GEREKÇELERİ, BİLİMSEL VERİLERE DAYANMALI”
Katılımcıları dinledikten sonra sorun diye tarif edilen tüm teşhislerin gerekçeleriyle birlikte bilimsel verilere dayandırılarak tamamlanması gerektiğine işaret eden Şehir Planlama Müdür Yardımcısı Gökçe Dede, üretim aşamasından sonraki onay mercilerinin öne sürülen sorunlar ve çözümlerle ilgili bilimsel verileri mutlaka görmek isteyeceklerini söyleyerek, yapılacak tüm çalışmaların bilimsel verilere dayanarak yapılacağını ifade etti.
“BAKIRKÖY 3 ETAP HALİNDE DEĞERLENDİRİLECEK”
Vatandaşların “Neden bütüncül bir planlama çalışması yapılmadı” sorularına da, tüm mahallelerinin farklı sorunları olduğunu ve her bölgede ayrı çalışma yapılması gerektiğini ifade ederek cevap veren Gökçe Dede, Bakırköy‘ü 3 etap halinde ele aldıklarını, Yeşilköy, Yeşilyurt, Florya ve Şenlikköy’ün 2. Etap çalışmaları içinde yer aldığını söyledi.
Diğer mahallelerde de dönüşüm çalışmalarının devam edeceğini ve söz konusu7 mahallenin Bakırköy‘ün merkezini oluşturduğunu söyleyen Dede , 2009 Çevre Düzeni İmar Planı’nda da Bakırköy ilçesinin 1 derecede merkez olarak öngörüldüğünü belirtti.
Söz konusu 7 mahallenin kendi içerisinde fiziksel, sosyal ve ekonomik anlamda farklı alt bölgelere ayrıldığını gördüklerini de sözlerine ekleyen Şehir Planlama Müdür Yardımcısı Gökçe Dede, konuya tek bir öneri ile değil karma bir çözüm önerisi ile de yakaşılabileceğini ve her bölgenin kendine alt özelliklerine göre farklı yaklaşımlarla birlikte ele alınabileceğini de ifade etti.
Eski bir yerleşim yeri olan Bakırköy’ün tarihi yapılarıyla ilgili de Kültür Varlıkları Daire Başkanlığı’ndan güncel envanteri aldıklarını ifade eden Gökçe Dede, çalışmalarını bu envanter doğrultusunda yapacaklarını, karar ve onay merciinin ise Kültür Bakanlığı başta olmak üzere, bakanlığa bağlı müdürlüklerin de ilke kararlarıyla birlikte şekilleneceğini söyledi.
“RİSK TARAMA ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR”
Deprem Yönetimi ve Kentsel Risk Daire Başkanlığı’na bağlı İstanbul Şehircilik Atölyesi’nin risk tarama çalışmalarını sürdürdüğünü, zemin çalışmaları sonuçlarının simülasyonlarının yaptığını ve çalışmaların puanlama ile devam ettiğini belirten Şehir Planlama Müdür Yardımcısı Gökçe Dede, bir dsonraki toplantıda da çalışma metotlarıyla birlikte çözüm önerilerinin de yer alacağı bir toplantı olarak yapmayı planladıklarını söyleyerek konuşmasını tamamladı.
“İSTEYENLER 153’Ü ARAYARAK BİNA RİSK ANALİZİ YAPTIRABİLİR”
Toplantıda söz alan Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Cavit Ganiç, konuşmasına İBB’nin Bakırköy’ün yüzde 5’inin performans analizini yaptığını, isteyenlerin 153’ü arayarak talep etmeleri halinde bina risk oranının ölçülebileceğini söyleyerek başladı.
Bazı çevrelerde kendisinin +1 kat artışına karşı olduğu şeklindeki iddiaların asılsız olduğunu, bu konuda duyum alanların kendisine konuyla ilgili fikrini sorduğunu söyleyen Cavit Ganiç, “+1’e karşı değilim ama kriterlere uygun olması noktasında ısrarım ve söylemim var” dedi.
CAVİT GANİÇ, “BAŞKAN DEĞİL, YARDIMCISIYIM”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da, Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu’nun da, Cumhur ittifakının adayı Mehmet Umur’un ve İBB Başkan Adayı Binali Yıldırım’ın da ilçe halkına +1 kat imar artışı sözü verdiklerini hatırlatan Başkan Yardımcısı Cavit Ganiç, “Siyasilerin asıl görevi seçim satında verdiği sözleri hayata geçirmektir” diyerek, kendisinin başkan değil, başkan yardımcısı olduğunu hatırlattı.
Kurtuluş Savaşı örneğini vererek, “Zaferle sonuçlanan savaşa katılanlar, kendi hayatlarını düşünerek savaşsaydı, o savaş kazanılmazdı” diyen Ganiç, dönüşümle ilgili kendimizin dışında çocuklarımızı ve torunlarımızı da düşünmemiz gerektiğinin altını çizdi.
Yeni bir imarın verilebileceğini ama alt yapının ve sosyal donatı alanlarının planlama kriterlerine uygun yapılması gerektiğinin önemine değinen Ganiç, sahil ve kamu alanlarının betonlaşmasının hiç bir zaman örnek alınmaması gerektiğini ifade ederek, “Örneğimiz 1000 metre kare arsayı 10 kat arttırmak olmamalı. Kadıköy Fikirtepe önümüzde ve yaşanacak halden çıktı” dedi.
“İBB’NİN 5 BİNLİK ÇALIŞMALARI, KİŞİ, KURUM VE PLATFORMLARIN ZORLAMASIYLA YAPILMADI”
İBB’nin 5 binlik plan çalışmalarını hiçbir kişi, kurum, STK ve platformun zorlamasıyla değil, tamamen kendi öz arzusu ile yaptığını da sözlerine ekleyerek bir yanlış anlaşılmanın önüne geçmek istediğini söyleyen Ganiç, geçtiğimiz Aralık ayında İBB meclisine getirilmek istenen 5 binlik planların pandemi nedeniyle aksadığını, Mayıs ayında tamamlanarak meclise sunulmasının planlandığını söyledi.
Meslek odalarının, STK’ların ve platformların yaptığı çalışmaların çok değerli olduğunu ancak, Mayıs ayında İBB Meclisine gelmesi düşünülen planların meclisten geçmesi aşamasının çok daha önemli olacağını ifade ederek konuşmasını tamamlayan Cavit Ganiç, planların yapılmasında emeği geçen İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Planlama Müdürlüğü ekiplerine, daire başkanına, yöneticilerine ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na teşekkür etti.
“DÖNÜŞÜM ÇOK KATMANLI DEĞİL, GELECEK KUŞAKLAR DÜŞÜNÜLEREK YAPILMALI”
Son sözü alarak toplantının kapanış konuşmasını yapan İBB Şehir Planlama Müdürü Fatih Doğan, yapı stoku eski olan Bakırköy’ün bir an önce dönüşüme ihtiyacı olduğunu, dönüşüm uygulamalarını ise önümüzdeki 50-60 yılı kapsayacak doğrultuda şekillendirmeleri gerektiğini vurguladı.
Dönüşümü çok katmanlı değil, gelecek kuşakları düşünerek yapmaları gerektiğinin altını çizen Doğan, planlamanın finansmanını tamamen imar artışı üzerinden yapmanın doğru olmadığını düşündüğünü ve artı katın artı finans sıkıntılarını beraberinde getirdiğini gördüklerini belirtti.
Sahil, Koru Florya, Kadıköy ve Fİkirtepe örnekleri ile dönüşümü kıyaslamanın doğru olmadığını ifade eden Fatih Doğan, “Bakırköy’de de konuşulması gereken artı kat değil mevcut inşaat haklarıdır” dedi.
“DÖNÜŞÜMLE BİRLİKTE, AFETE HAZIRLIKTA DÜŞÜNÜLMELİ”
Öncelikle toplam inşaat alanını korumak ve bunun üzerine artı inşaat alanı isteniyorsa ayrıca değerlendirmek gerektiğini söyleyen İBB Şehir Planlama Müdürü Fatih Doğan, dönüşüm uygulamasında artı kattan uzaklaşmanın gerektiğini, Bakırköy’ü dönüştürürken de afete hazırlığın da düşünülmesi gerektiğini belirtti.
“İMAR ARTIŞI İLE GELECEĞİ İPOTEK ALTINA ALMADAN BİR ÇÖZÜM ÜRETİLMESİ GEREKİYOR”
Alt yapı, toplanma alanları, sosyal donatı alanları gibi pek çok konunun değerlendirilmesi ve afete müdahale konusunda da mutlaka ilçenin alt yapısının geliştirilmesi gerektiğini söyleyen Doğan, tüm bunları yapmak için de bazı fedakarlıkların yapılması gerektiğini, ekonomik yapıyı da dikkate alarak, sadece imar artışı ile geleceği ipotek altına almadan bir çözüm üretilmesi gerektiğini belirtti.
İBB’nin deprem konseyi, finansal ayağı ve bakanlıkla görüşmeler boyutunda çok yönlü çalışmalar yaptığını söyleyerek konuşmasını tamamlayan Doğan, mevzuat değişikliğine ilişkin çalışmalarında devam ettiğini, mevzuat değişikliğinin dönüşüm konularını etkileyeceğini belirterek konuşmasını tamamladı.
Bir sonraki toplantının 18 Nisan’da, dönüşümle ilgili yapılacak modeller ve kararlara ilişkin olacağının bilgisinin ardından, 1-11 Nisan tarihleri arasında internet sitesi üzerinden online anketle soru ve önerilerin ayrıca alınacağını ve tüm Bakırköylülerin ankete katılmasının önemine değinilerek toplantı tamamlandı.
SELVİ SARITAÇ - İSTANBUL GÜNDEMİ
Sayfa başına git
