Okullara dönüş tarihi yaklaştı. Eğitim hayatına yeni başlayacak olan çocuklar biraz endişe biraz heyecanla, bir üst sınıftan devam edecek olanlar ise hevesle zilin çalmasını bekliyor. Nurgül Demir, tatil süresince birbirlerinden ayrı kalan çocukların arkadaş özlemi ile oluşturdukları istenmeyen davranışların bazı ufak kazalara sebebiyet verebileceğinin altını çizdi.
“HARCANAN ZAMAN NE KADAR KISA OLURSA TEDAVİNİN BAŞARI ORANI O KADAR YÜKSELİR”
Kritik uyarılarda bulunan Demir, “Ağız bölgesine gelen travmalarda ebeveynlerin bilmesi gereken en önemli şeyin, dişin tamamen yerinden çıkması veya diş sert dokularında kırık oluşması halinde; dış ortamda kalan dişin veya kırık diş parçasının, su veya sütte muhafaza edilmesi olmalıdır. En kısa sürede diş hekimine götürülmesi durumunda, yerinden çıkan dişin eski konumuna yerleştirilebileceği, kırık diş parçasının ise yapıştırılabileceğidir. Travma anı ile diş hekimine gidilen süreç arasında harcanan zaman ne kadar kısa olursa, uygulanacak olan tedavinin başarı oranı o kadar yükselir” dedi.
“İLK MÜDAHALE BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR”
Çocuk Diş Hekimi Uzm. Dt. Nurgül Demir, travmaya bağlı olarak oluşabilecek diş kırığı, kemik ve yumuşak doku bütünlüğünün bozulması veya dişin tamamen yerinden çıkması gibi acil durumlarda çocuk diş hekimine ulaşmadan önce yapılacak olan hızlı ve doğru müdahalenin diş kaybı riskini azaltabileceğini aktardı. Aynı zamanda doğru tedavi sayesinde diş hekiminin uygulayacağı tedavi başarı oranının da yükseleceğini aktaran Demir, “Uluslararası Dental Travmatoloji Derneği (IADT), ağız bölgesine gelen travmaların oluşturabileceği hasarı en aza indirmek için, çocuk veya genç yetişkin hastaların travmaya ilk maruz kaldıkları anda yapabilecekleri acil müdahalelerde yönlendirici olması amacıyla, herhangi bir ticari kaygı güdülmeksizin, bir telefon uygulaması geliştirdi. ‘ToothSOS’ isimli bu uygulamada, hastalar ve hekimler için ayrı ayrı bilgilendirme linkleri de yer alıyor” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi – İstanbul Gündemi