Avrupa’da meme kanseri tanısı alan kadınların yaklaşık yüzde 5’i 40 yaşın altında iken, ülkemizde bu oran yüzde 16 olarak bildiriliyor. Diğer bir deyişle Batı’da her 20 meme kanseri hastasından biri genç yaşta iken, ülkemizde her 6-7 meme kanseri hastasından birinin genç yaşta olduğu görülüyor. Bu konu ile ilgili oranlar endişe verici olsa da, yıllık düzenli kontroller, genetik testler ve risk azaltıcı yaklaşımlarla meme kanserinden korunmak mümkün olabiliyor.
TÜRKİYE’DE MEME KANSERİNE YAKALANMA YAŞI ÇOK DÜŞÜK
Meme kanseri oranlarıyla ilgili bilgi veren Prof. Dr. Fatih Aydoğan, ‘Ülkemizde genç yaş meme kanseri sıklığı oldukça fazla. 40 yaş altı meme kanserleri çok genç yaş meme kanseri olarak tanımlanmaktadır. Normalde Batı’da tüm meme kanseri tanısı konulan hastaların yüzde 5’i, 40 yaşın altında yani 20 kişide bir görülmekte. Bunun Türkiye’deki oranı ise yüzde 16’dır. Yani meme kanseri tanısı konan her 6-7 hastanın biri 40 yaşın altında demektir.’ diye konuştu.
20’Lİ VE 30’LU YAŞLAR…
Genç yaş meme kanseri hastalarının özel bir grup olduğunu dile getiren Prof. Dr. Aydoğan, ‘20’li, 30’lu yaşlardaki meme kanseri hastaları sosyal açıdan, aile ve kariyer bakımından aktif bir dönemdedir; diğer bir deyişle bu yaş grubu, kadınların hayattan beklentilerinin çok fazla olduğu bir dönemdir. Bu süreçteki bir hastaya da her bakımdan kapsamlı bir şekilde yaklaşılmalı, multidisipliner bir anlayışla bu hastalığı en iyi şekilde atlatmaları sağlanmalıdır.’ dedi.
MEME KANSERİNDEN KORUNMA YOLLARI NELERDİR?
Her ne kadar ilerleyen yaşlarla beraber görülme sıklığı artsa dahi, meme kanserinden korunmanın birtakım yolları bulunuyor;
- Sigara ve alkol gibi kanser yapıcı maddelerden uzak durmak,
- Sağlıklı beslenmek ve düzenli spor yapmak,
- İdeal kiloyu korumaya özen göstermek,
- Bebek sahibi olan anneler için ilk 6 ay emzirmek,
- Çok geç yaşta anne olmamak,
- Hormon ilaçlarının kullanımına dikkat etmek.
MEME KANSERİ RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
- Kadın olmak,
- 5070 yaş arasında ve menopoz sonrası dönemde olmak,
- Ailesinde (anne veya baba tarafında) meme kanserine yakalanmış akrabaları olmak, (Akrabalık derecesi ne kadar yakın ve meme kanserli akraba sayısı ne kadar fazlaysa risk o kadar yükselir).
- Daha önce meme kanserine yakalanmış olmak,
- Adet başlama yaşının erken, menopoz yaşının geç olması,
- Hiç doğum yapmamış olmak,
- İlk doğumunu 30 yaşından sonra yapmak,
- Doğum yapmış fakat bebeğini emzirmemiş olmak,
- Uzun süreli hormon tedavisi almak,
- Modern şehir yaşamı ortamında yaşamak,
- Sigara ve tütün ürünleri kullanmak,
- Şişmanlık; özellikle menopoz sonrası fazla kilo almak ve doymuş yağlardan zengin gıdaları fazla miktarda tüketmek,
- Fiziksel aktivite azlığı.
MEME KANSERİNİN BELİRTİLERİ NEDİR?
Günümüzde meme kanseri belirtilerininin çoğu kişinin kendisi tarafından bulunuyor. Kanserli kitleler nispeten sert, düzensiz kenarlı, yüzeyi pürtüklü görünüyor ve meme dokusu içinde rahatça oynatılamıyor. Meme Kanserinin belirtileri ise;
- Memede elle hissedilen bir sertlik veya kitle,
- İki meme arasında son dönemde ortaya çıkan asimetri,
- Meme başında veya meme cildinde içe doğru çekinti,
- Memede kızarıklık, yara, egzama, kabuklanma, çatlama,
- Meme cildinde portakal kabuğuna benzer görünüm,
- Meme başında şekil veya yön değişikliği,
- Memede olağan dışı şişlik veya boyut artışı,
- Adet dönemlerinde memede rastlanabilenden farklı karakterde ağrı,
- Meme başından akıntı; özellikle pembe, kırmızı renkte,
- Koltuk altında sertlik, şişlik veya kitle.
- Kanser uzak organlara metastaz (yayılım) yapmışsa bu yayılımlar, nadiren meme kanserinin ilk bulgusunu oluşturuyor. Meme kanserinin sıkça yayılma gösterdiği bölgeler ise kalça ve omurga kemikleri ile akciğer ve karaciğer.
Göksenin Aktaş - İstanbul Gündemi