AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın torunu ile TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un oğlunun 'icazet aldığı' Ayasofya Camisi’ndeki törende, imam Mustafa Demirkan’ın “Onlardan daha zalim, daha kâfir kim olabilir. Ya Rabbi, o zihniyetin bir daha bu ümmetin başına gelmesini mukadder buyurma” sözleriyle Ayasofya’yı müzeye çeviren Mustafa Kemal Atatürk’e lanet okuması üzerine CHP Bakırköy İlçe Başkanı Avukat Celal Sevinç öncülüğünde, tüm ilçe örgütü suç duyurusunda bulundu.
Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi şahsiyetine hakaretten kamu davası açılması istemi ile Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na başvuran CHP Bakırköy İlçe Başkanlığı, gerekli kovuşturmanın yapılarak imam Mustafa Demirkan hakkında kamu davası açılmasına ve TCK’nın 130 maddesine göre cezalandırılmasını istedi.
CHP Bakırköy’ün Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçede şu ifadelere yer verildi.
1- Şüpheli Mustafa Demirkan, 28 Mayıs 2021 tarihinde ibadete açılan Ayasofya Camii2nde kılınacak olan Cuma ibadetinden önce vaaz olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanının ve binlerce cemaatin bulunduğu esnada, Ayasofya’nın müzeye dönüştürüldüğü dönemi anımsatarak sözlerini şöyle sürdürmüştür. “Bunlardan daha zalim ve kafir kim olabilir” demek sureti ile ilgili dönemde kararı alanların şeref ve haysiyetlerine saldırıda bulunulmuştur Kullandığı terimler,’ ZALİM’ TDK’ya göre, “Acımasız ve kaksız davranan” ‘KAFİR’ “Tanrının varlığına inanmayan Tanrı tanımaz, dinsiz” anlamını taşımaktadır:
2- Ayasofya’nın müzeye dönüştürme kararının altında Cumhurbaşkanı olan Mustafa Kemal Atatürk ve dönemin Bakanlar Kurulu üyelerinin imzaları bulunmaktadır. Dolayısıyla şüphelinin kimi kast ettiği tüm kamuoyu tarafından açıkça anlaşılmış ve teki ile karşılanmıştır.
3- Şüphelinin bu çirkin konuşması hiç bir şekilde, bir düşünceyi açıklama ve yayıma hürriyeti sınırları içinde yapılmış bir konuşma değildir, böyle değerlendirilemez. Şüpheli açıkça Cumhuriyetin Kurucusu Atatürk’ün hatırasını hiçe sayarak Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının önünde iftira ve hakarette bulunmuştur. Anayasamızın 26. Maddesi düşünce açıklama ve yayma hürriyetinin sınırlarını belirlemiştir. Şüpheli sadece hakaretle kalmayıp ayrıştırma kin ve düşmanlığa yöneltme suçlarını da birlikte işlemiştir.
Açıklamalarının değerlendirildiğinde, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e alanen hakarette bulunan şüpheli hakkında suç duyurusunda bulunma zorunluluğu doğmuştur.
Arz ve izah olunan ve resen göz önüne alınacak nedenlerle şüpheli hakkında 5816 sayılı yasaya muhalefetten soruşturma yapılarak hakkında kamu davası açılarak cezalandırılmasına karar verilmesi saygı ile talep olunur.
SELVİ SARITAÇ - İSTANBUL GÜNDEMİ