TEMEL KARAMOLLAOĞLU: ‘94 RUHUNU ARIYORLARSA BU SALONA BAKSINLAR’

Haliç Kongre Merkezinde gerçekleşen kongrede tek aday olarak katılan Ömer Faruk Yazıcı İl Başkanlığına seçildi.

‘94 RUHU BİR ŞEYLERLE İKNA EDİLMİŞLERİN ARASINDAN ÇIKMAZ’

Programda açılış konuşmasını yapan Ömer Faruk Yazıcı, '94 ruhunu kaybetmeyenler bu salonda' diyerek konuşmasına şöyle başladı: “Her türlü yalana, kara propagandaya rağmen bu ülkede kardeşliğin hâkim olması için faaliyet gösteren Saadet Partisi’nin bugünkü konumu oldukça önemlidir. Bugün birilerinin iştahını kabartan ruh Milli Görüş ruhudur. Devletten trilyonlarca yardım alanlar, destek alanlar, Saadet Partisi’nin inançlı ve kararlı kadrolarına imrenerek bakmaktadır.

94 ruhu bir şeylerle ikna edilmişlerin arasından çıkmaz. 94 ruhu inanmış kadroların arasından çıkar. 94 ruhunu hiç kaybetmeyenler bugün bu salonda. 89 da ilk adımları atılan ve 94 zirveye ulaşılan yeni bir belediyecilik anlayışını ülkemize getiren bizlerdik. 2024’te de günümüze uygun ve daha iyi bir belediyecilik anlayışını halkımızla buluşturacak olanlarda yine bizleriz.” ifadelerini kullandı.

Kongrede konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, yeni Türkiye’de ‘Adalet sisteminin iflas ettiği, iltimas, adam kayırma, torpil ve partizanlığın sıradanlaştığı bir Türkiye var’ diyerek, Milletvekillerinin keyfi kararlarla vekilliklerinin iptal edilerek, parti kapatmalarının yeniden hortladığı bir döneme girdiklerini anlattı.

‘YENİLİKÇİ-GELENEKÇİ DENİLEREK BÜTÜNLÜK NEDEN BOZULDU?’

Konuşmasına devam eden Karamollaoğlu, geçmişte iktidarın takındığı tutuma da değinerek konuyu şu sözlerle anlattı: '30 yıldır başımıza musallat edilen terör belasını görmezsek tehlikeyi anlamamız mümkün olmaz. Karşı karşıya kaldığımız ihanet kuşatmalarını da idrak edemeyiz. Bin yıllık kardeşliğimizi bozmaya yönelik kumpasları da anlamamız mümkün olmaz. 27 Mayısları, 12 Eylülleri, 28 Şubatları ve 15 Temmuzları da anlamak mümkün olmaz. Milli görüşün önünün neden kesildiğini, partilerinin neden kapatıldığını, yenilikçi-gelenekçi denilerek neden bütünlüğünün bozulduğunu anlamak da bunlar görülmezse mümkün değildir.

Bugün iktidarda bulunan AK Parti‘li kardeşlerimizle biz yıllarca beraber olduk. Bunu onlar da biliyor. Son gelinen noktada bir ayrışmayla karşı karşıya kaldılar. Geçmişe atıfta bulunursak: Milli Görüş gömleğini çıkardıklarını, Avrupa’yı medeniyet projesi olarak gördüklerini, ABD ve İsrail’i stratejik müttefik olarak kabul ettiklerini ve faizci-kapitalist sistemi de Ekonomik sistem olarak benimsediklerini deklare etti bu arkadaşlar.

‘TORPİL VE PARTİZANLIĞIN SIRADANLAŞTIĞI BİR TÜRKİYE VAR’

‘Hükümetin vadettiği; güçlü, üreten, özgür ve öncü bir Türkiye’ydi.’ diyen Temel Karamollaoğlu, ‘Sözler güzeldi ama benimsenen prensiplerle bu hedeflere ulaşmak mümkün değildir‘ diyerek şöyle devam etti: “Adaletten demokrasiye, tarımdan sanayiye, eğitimden dış politikaya sürekli savrulan geri giden bir Türkiye konumuna geldik. Ekonomisi dar boğaza girmiş, tarım ve hayvancılığı bitmiş, bütün birikimleri Varlık Fonu adı altında ipotek edilmiş bir Türkiye var. Cumhuriyet tarihinde ilk kez borçlanma genel müdürlüğü kurmak zorunda kaldılar. Komşularla 0 sorun diye çakarak sorunsuz tek bir komşusu kalmayan Türkiye var.

Milletvekillerinin keyfi kararlarla vekilliklerinin iptal edildiği, parti kapatmalarının yeniden hortladığı, adalet sisteminin iflas ettiği, iltimas, adam kayırma, torpil ve partizanlığın sıradanlaştığı bir Türkiye var” diye konuştu.

Saadet Partisi lideri “İktidar 94 ruhunu ararken, partilerin kapatıldığı 90 ruhunu bulmuş görünüyor. 94 ruhunu arıyorlarsa bu salona baksınlar” dedi.

‘İSTANBUL, 600 YIL DÜNYAYA HÜKMETMİŞ ECDADIN PAYİTAHTIDIR’

Karamollaoğlu, Türkiye ekonomisinin en az üçte birini üreten İstanbul‘un 600 yıl dünyaya huzur, barış, adalet dağıtmış ecdadın payitahtı olduğunu anlattı:

Bir taraftan küresel salgınla mücadele edilirken öbür taraftan ekonomide, dış politikada, demokrasi, özgürlükler noktasında çok ciddi krizlerle karşı karşıyayız. Türkiye‘miz maalesef bugün siyaseten, ahlaken, ekonomik yönden, dış politikadan tıkanmıştır. Türkiye‘nin yeni bir sese, söze, siyaset anlayışına ihtiyacı var. Bu ihtiyacın adı Saadet Partisi‘dir. Saadet Partisi huzurun, kardeşliğin, güçlü ve müreffeh bir ekonominin teminatıdır.

‘BU DÜNYA DÜZENİ İLE KURTULUŞA ERMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR’

Tüm dünyanın kaos ve kargaşa içinde olduğunu görüyoruz maalesef. Milyonlarca insanın açlık, yoksulluk ve çatışmalar yüzünden yerini ve yurdunu terk etmek zorunda kalıyor. Yerin altında tonlarca altın ve elmas barındıran Afrika‘da insanların açlıktan ölüyor. Her dört çocuktan birisi beş yaşını doldurmadan hayatını kaybediyor. İşte tamda bu nedenle bu dünyanın yeni bir anlayışa ihtiyacı var.

Bu anlayışın anahtarı ‘İstanbul Saadettedir‘ kanaatindeyiz. Bu dünya düzeni ile kurtuluşa ermek mümkün değildir. Bunu herkes görüyor ve idrak ediyor. Biz inanıyoruz ki yeni bir dünya mutlaka kurulacak. Ancak bu Washington ve Tel Aviv vasıtasıyla normalleşmelere giderek kurulamayacak. İnşallah düzen barış Kudüs‘le, İstanbul‘la, Şam‘la, Erbil‘le güçlenerek mümkün olacak. Bundan dolayı yeni bir dünyayı kuracak olan potansiyel ülkemizde mevcut. Cenab-ı Allah‘tan bizim ülkemize her türlü nimeti vermesini niyaz ediyorum. Zaten bize bu nimetler verilmiş ve bahşedilmiş' diye konuştu.

TUĞÇE HUY - İSTANBUL GÜNDEMİ