Dışarıya güven vermekten uzak…
İçeriye güven, kararlılık vermekten uzak…
Böylesi bir iktidarın daha fazla devam etmesi mümkün gözükmediği için erken seçim kaçınılmaz. Öte yandan temelde çılgın projeler çok farklı bir çıkmazın içinde ve yüklenici firmalar-projeler noktasında geleceğe dair korkuları, çekinceleri fazlaca kulislerde konuşulmakta…
Hükümet güven tazelemek
Kararlılık göstermek
Güçlü çıkmak için erken seçime gitmeyi tasarlıyor hazır olunca…
Öte yandan uzun zamandır ülkede seçim sürecini belirleyen Devlet Bahçeli oldu…
Korkusuz Yazarı Ahmet Takan dünkü köşesinde ilginç bir yazı kaleme aldı ve süreci şöyle tarif etti:
“Devlet Bahçeli, erken seçimin tarihini Kasım 2022 olarak belirledi. Bu tarih gelişmelere göre daha erkene, ilkbahar aylarına da çekilebilir.
Devlet Bahçeli “Kanal İstanbul”dan rahatsız. “Çok sıkıntılı bir süreç” diyor.
Devlet Bahçeli, AKP’nin 7-8 ballı maaş alan bürokratlarından çok rahatsız. “Milletin hali böyle iken bunlar olmaz” diyor. Tayyip Erdoğan, bu sıkıntıya yönelik yakında bir operasyon yapabilir.”
Türkiye çok farklı bir sürecin içinden geçiyor. Küresel dengelerin değiştiği ve yeni güç odaklarının derinleştiği bir süreç… Türkiye bu süreci değişimle atlatabilecek potansiyelde bir devlet aklına sahip olmak zorunda…
CHP bu süreci organize edebilecek tek güç... Öte yandan Kemal Kılıçdaroğlu, bu süreci idare, organize edecek temel taş. Görüşmelerde, analizlerden ve bizzat kapalı programlıdan edindiğim izlenim…
Kongre takvimi ve MYK’ da değişim süreci kaçınılmaz olarak farklılığa uğrayacak. Bu takvimin kısa süre içinde açıklanması bekleniyor. Öte yandan MYK ‘da değişim olma ihtimali çok yüksek ve daha da önemlisi PM dışından kişilerin MYK ‘da görev alma olasılığı oldukça yüksek…
CHP’de parti içi iktidar kavgası çok yakın zamanda daha az konuşulacak emin olun. Zira partinin genel başkanı bizzat iktidar olma adayı millet ittifakın.