Kurucusu olduğu “Balkonda Sanat” merkezinde oyuncu koçluğu, yaratıcı drama, yazarlık dersleri eğitmenliği yapan Asuman Çakır, tiyatroya gönül vermiş bir isimdir ve Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nden mezundur.
Tiyatro hayatında çok etkin bir şekilde rol alıyor. Tiyatronun senin için anlamını anlatır mısın?
Sonuçta tiyatro benim işim, mesleğim... Herhangi bir işe nasıl odaklanıp, iyi bir şey ortaya çıkarmaya çalışırsınız, bizde de aynı oluyor.
Aynı zamanda oyun da yazıyorsun. Oyunlarından bahseder misin?
Ülkemizde fazla okuyan olmadığı gibi yazan da olmuyor. Dolayısıyla sahne için metin pek bulunamıyor. Oysa anlatacak öykü, söyleyecek çok söz var. Ben de yaklaşık yirmi yıl önce bir cesaret yazmaya başladım. Bununla da kalmadım yıllar sonra tiyatromu kurunca bir heves yazdıklarımı oynadım. Genellikle kadın odaklı hikâyeler anlatıyorum. Artist Pakize (Bazı Şeylere Dokunulmayacak), Begonviller Yaza Açar mı?, Kondela’nın Sessizliği oyunlarımdan bazıları...
Televizyon hayatında nasıl bir yer tutuyor. Dizi filmler hakkında neler düşünüyorsun?
Televizyon dizilerinde teklif geldikçe oynuyorum. Dizde de oynamayı çok seviyorum. Sonuçta insanlarla bir bağ kurmak, sette olmak beni mutlu ediyor. Dizi filmlerle ilgili birçok eleştiri yapılabilir ama en büyük şikâyetimiz telif haklarımızın ödenmemesidir. İşinize nefesinizi, yüzünüzü, ruhunuzu koymanızın ne yazık ki ülkemizde bir değeri yok. Proje defaatle yayınlanıyor veya başka ülkelere satılıyor, oyuncuya hiç bir dönüşü olmuyor çünkü işin başında tüm haklarınızı devrettiğinize dair bir sözleşme imzalamak zorundasınızdır.
Dijital platformlar ile ilgili neler söylemek istersin?
Tiyatro bir sahne sanatıdır ve seyirci önünde oynanır. Bu durumda dijitalde yapılan tiyatro olmuyor ama tiyatroda dijital yapılırsa olabilir. Sonuç itibariyle, salgın sürecinde tiyatro odaklı arayışlar normalleşme dönemine de katkı yapacağını düşünüyorum.
Dijitale tiyatro oyunu hazırlıyorsun. Bize biraz bilgi verir misin?
En son oyunumuz Evli Kadının Evi’nin masa başı provalarını zumdan gerçekleştirdik. Sonrasında korunmalı olarak fiziksel provaları gerçekleştirdik ve dijital olarak bakanlığa sunduk. Bu oyunumuzdan önce de iki oyunumuzu yine dijital olarak hazırladık. Ayrıca İBB’de de dijitalde gösterilmek üzere oyunumuz değerlendirmeye alındı. Umarız oyunlarımız en kısa zamanda gerçek sahnede ve seyirci karşısında oynama şansına kavuşur.
Sosyal Medya ile aran nasıl? Aktif bir kullanıcı mısın?
Sosyal medyayı kişisel olarak kullandığım gibi tiyatro olarak da sıklıkla kullanıyoruz. Ne yazık ki salgın sürecinde daha da alıştık.
Pandemi süreci seni nasıl etkiledi?
Salgında yazmam gereken oyunları yazmaya çalıştım. Birikmiş ve okunması gerekenleri okudum. Evde zaman geçirmeyi sevdiğim için kendimi kötü hissetmedim. Çalışmak zorunda kalanlar için herkes gibi endişelenmek dışında...
En çok neleri özledin? Pandemi bitince neler yapacaksın?
Sevdiklerimle insanlarla sarılıp, kucaklaşmayı..
Teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim sevgili Hande..
Hande Yöremen - İstanbul Gündemi