GÜNCEL
İl Divan Toplantısına; Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü, İstanbul Milletvekili Birol Aydın da katılım sağladı.
TOPLANTININ AÇILIŞ KONUŞMASINI YAPAN İSTANBUL İL BAŞKANI ÖMER FARUK YAZICI ŞUNLARI SÖYLEDİ:
“Batı’nın katliam bombaları bugün fiziken bizim şehirlerimize yağmıyor ama gittikçe dozu artan hayasızca bir akınla karşı karşıyayız. Değerlerimize yönelik sistematik bir saldırı altındayız. Sessiz ama yıkım gücü çok yüksek kitle imha silahlarıyla, ahlâki değerlerimize ve aile kültürümüze fütursuzca saldırılıyor. Şehirlerimizde, -bunları konuşmak bile insana zul geliyor ama konuşacağız- şehirlerimizde, İstanbul'da maalesef fuhuş kol geziyor. Bu bataklık, ekranları, sosyal medyayı, şimdilik şehirlerin belirli semtlerini ve hatta kimi haneleri adeta kuşatmış durumda. Ekonomik buhran ile müsait hale gelen zeminde fuhuşu yayanların işi kolaylaşıyor.”
“HER GÜN BAŞKA BİR HANEYE ATEŞ DÜŞÜYOR”
“Emin olun bu işgalin arkasında da aynı güç var. Hak ve Batıl mücadelesinin bir cüzüdür bugün bu yaşatılanlar. Faiz, kumar, çeteleşme, uyuşturucu, birer kanser gibi tüm ülkeyi sarmış durumda; artık metastaz hali yaşanıyor. İstanbul metrolarında, yasal bahis kisvesi altında kumar sitelerinin reklamları dönüyor. Ortaokul çocukları bu bataklığa düşürülüyor. Ülkenin dört yanında çok ciddi sorunlar var ama bundan en çok nasibini alan aziz İstanbul oldu. İstanbul, ne yazık ki kontrolün elden gittiği, karanlık, tekinsiz bir yere adım adım sürüklendi. Başıboş köpekler okul yolundaki çocukları, yaşlı neneleri kameralar önünde parçalıyor. Düşünebiliyor musunuz, Beştepe’ye de girip çıkabilen mafyözler, köpek maması organizasyonları kılıfıyla peşine taktıkları bir avuç müptezel ile ülke gündemini esir ederek tatlı hayat yaşarken, her gün başka bir haneye ateş düşüyor. Şu anlattıklarım yıllardır yaşanırken iktidar çok şey konuşuyormuş gibi görünse de gerçek anlamda hiçbir şey yapmıyor… Yargı sistemi çöktü. Adaletten başka her şeyi üreten habis urlarla sarılmış büyük binalarda sonuç alabilmek bol sıfırlı meblağlarla mümkün olabiliyor.”
“GELECEĞİMİZ HİÇ OLMADIĞI KADAR TEHDİT ALTINDA”
“Adaletten çoktan uzaklaşmış iktidarın idaresindeki yargı teşkilatı, mesai vaktini borsa seanslarında geçiriyor. Bu ifşaatlar yargı teşkilatının içinden yapılıyor başka bir yerden değil. Tuz kokmuş durumda… Biricik ailelerimiz ve geleceğimiz hiç olmadığı kadar tehdit altında. Geçim derdinden evliliğe adım atacak mecali kalmayanların sayısı zirve yaptı. Nüfus artarken, evlenmeler azalıyor. Bu olacak iş değildir, bu gidişat hayra alamet değildir. Boşanmalar almış başını gitmiş. Yılda yaklaşık 200 bin yuva yıkılıyor. Yıkılan sadece yuvalar değil tabii. Geleceğe dair ümitler, hayaller de yıkılıyor. Boş gezenler, “ev gençleri” yüzdelik dilimlerle ifade edilir raddeye geldi. Gençlerin önemli bir kısmı çalışmıyor, okumuyor, iş aramıyor. Haliyle evlilik söz konusu bile değil. Acayip bir pasifize olma hali, bizi biz yapan değerlerden hızlı bir kopuş hâli hakim. Doğum oranları dibe vurdu. Evlilik olsa, çocuk olmuyor. Evlerde kedi, köpek çocuktan sayılır oldu. Allah'ın yarattığı canlara karşı sevgisizliği savunmamız ne mümkün, şefkat-merhamet bizim temel direklerimizdir. Fakat bir toplumda neyi yıkıp yerine ne koyduğunuz çok önemlidir. Bu bahsettiğim kültürel ve insanî bir yıkım meselesidir.”
“BU HAYASIZCA AKIN, SİZİN GAYRETLERİNİZLE, YILMAZ MÜCADELENİZLE DURDURULACAKTIR”
“Bugün durum öyle bir hâl aldı ki, cinsiyet eşitliği safsatalarının yolu cinsiyetsizliğe çıkıyor. Kadın gibi kadın, erkek gibi erkek olmanın hakir görüldüğü zamanlara geldik. Yan yana dizilen harflerle sıralanan, ve her geçen gün bir harf daha türeten sapkınlıklarla kirletiliyor dimağlarımız. Ne L'si bitiyor ne İ'si ne Q'su. Adeta üzerimizden bereket alındı. Fakirleşiyoruz, ailesizleşiyoruz, çocuksuzlaşıyoruz, yozlaşıyoruz, mutsuzlaşıyoruz. Hakk’ı üstün tutmamanın, adaleti terk etmenin, zulme sessiz kalmanın kaçınılmaz sonucudur tüm bu yaşananlar. Ekonomik yıkımla birlikte ahlaki çöküşün tavan yaptığı böyle ağır bir konjonktürde 2024 mahalli idareler seçimlerine doğru hızla ilerliyoruz. Mahalli idarelerde halka hizmet Milli Görüş ile başladı. Milli Görüş belediyeciliği, gerçek kalkınmanın ve ahlaki ilerlemenin kitabını yazdı. O yıllarda bu büyük mirası nasıl ilmek ilmek ördüyseniz, bugün yolunu şaşıranların elinde gelinen bu vahim noktadan dönüş de yine sizlerin eliyle olacaktır. Bu hayasızca akın, sizin gayretlerinizle, yılmaz mücadelenizle durdurulacaktır.”
“BİR AVUÇ MÜPTEZELİN GÜNDEMİ ESİR ALMASINA ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ, AHMAKLIĞI REDDEDİYORUZ”
“Bizler ailelerimizi yolda bulmadık; fuhşu, hayasızlığı sonuna kadar reddediyoruz. Faizi, kumarı, hayatın her alanındaki çeteleşmeyi asla kabul etmiyoruz, lanetliyoruz. Adaletsizliğe boyun eğmiyoruz, yüreğimizle, sözümüzle, elimizle mücadeleye tüm inancımızla and içiyoruz, söz veriyoruz. Sapkınlığın, kudurmuşluğun bize eşitlik diye anlatılmasına izin vermeyeceğiz. Bu dışarıdan fonlu iç mihrak faaliyetlerinin, ahlakımızı hedef alan rezil hareketlerin kökünü kazımak için mahalle mahalle savunmaya geçeceğiz. Şehirlerimizde zorla çoğaltılan köpek popülasyonunun normalmiş gibi dayatılmasını biz kabul etmiyoruz. İstanbul'un sokaklarına inmiş köpek sürülerinin bir çocuğa daha dişlerini geçirmemesi için ne gerekiyorsa biz yapacağız. Bir avuç müptezelin gündemi esir almasına asla izin vermeyeceğiz, ahmaklığı reddediyoruz.”
BAŞKAN YAZICI ŞEHİTLERİ DE UNUTMADI
Yazıcı, konuşmasında geçtiğimiz günlerde Pençe - Kilit Harekatı kapsamında girilen çatışmalarda şehit olan 12 kahraman askerimizi de anarak şehitlerimizi hayırla ve minnetle yâd etti.
“MİLLİ GÖRÜŞÇÜLER OLARAK İLK SÖZÜMÜZE SADIK KALARAK ÖZGÜRLÜĞÜMÜZE SADIK KALIYORUZ”
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü, İstanbul Milletvekili Birol Aydın, “Bu toplantı, özgür insanların toplantısıdır. Çünkü ancak özgür insanlar sözleşme yaparlar, söz verirler, sözlerini tutarlar. Biz de Milli Görüşçüler olarak ilk sözümüze sadık kalarak özgürlüğümüze sadık kalıyoruz, sözümüzü tutuyoruz. Bu söz; bizim yol haritamız, bilinç haritamızdır. Bu söz; Yeniden Büyük Türkiye’nin, Yeni Bir Dünya’nın sözüdür. Bu söz; 12 şehidimiz olmasın diye verilen sözdür” ifadelerini kullandı.
“SÜREKLİ DİLLENDİRDİĞİ HAYALLERİ VARDI”
Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Saadet Partisi Milletvekili Hasan Bitmez ile ilgili de konuşan Aydın, “Biz, Yaşanabilir Türkiye’den; adaletin sağlandığı, ekonomisi güçlü, maneviyatı açısından kenetlenmiş, İsrail’in planlarını boşa çıkarmış bir Türkiye anladık. Birileri sadece bina, yol, köprü anladı. Şatafatlı, gösterişli saraylar, yüzlerce araçlık konvoylar anladı. Biz, Yeni Bir Dünya’dan 8 milyar insanlık aleminin huzur ve saadetini temin edeceğimiz, bunun da teminini Türkiye’nin yapacağı bir dünya düzenini anladık. Hasan Bitmez Bey, benim 37 yıllık yol arkadaşımdı. Bu dava için çok şey yaptı, çok emek verdi. Daha yapacağı da çok iş vardı. Sürekli dillendirdiği hayalleri vardı” dedi.
Göksenin Aktaş – İstanbul Gündemi
Sayfa başına git
