TV100’de katıldığı canlı yayında dikkat çeken açıklamalar yapan Mustafa Sarıgül, CHP'deki değişim tartışmalarına değindi.
“O 15 GÜNÜ KUSURA BAKMAYIN İYİ DEĞERLENDİREMEDİK”
CHP’nin seçimi kaybetmesinin nedenlerine değinen Sarıgül, “Seçimi gecesi bir paylaşım yaptım. ‘Bu seçimi siz kaybetmediniz, biz kazandıramadık’ dedim. Başarı üç şeyden geçiyor: Lider, kadro ve proje… Kadronun iyi olması lazım. 198 bin 812 sandığın başında mutlaka genel merkezin sandık başlarına sahip çıkması lazım. Sandıklar üzülerek söylüyorum ki eksikti. Seçimden önce psikolojik üstünlük Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na geçmişti ama ayın 14’ünden sonraki 15 günlük süreç iyi yönetilemedi. İyi yönetilseydi sonuç başka olurdu. O iki haftalık süreçte hiç kimse dışarıya çıkmadı. Bu seçimde kadrolar canla başla çalışmış olsaydı yüzde 100 alınabilirdi. Ekibinde büyük sorun var. İnanın ki ekibinde büyük sorun var. O gece Sayın Ekrem İmamoğlu ve Sayın Mansur Yavaş televizyonların karşısına çıktılar, o günden sonra niye 15 gün mitinglere gitmediler? Genel Merkez yöneticileri bile by-pass edildi. Sonuçtan sonra niye 15 gün devam edilmedi? Sadece onların değil diğer partilerin genel başkanların da sokağa çıkması lazımdı. Sadece ben çıktım. Niye CHP’nin zayıf olduğu yerlerde mitinglere gitmediler? Bu soruları niye onlara sormuyorsunuz? Keşke 15 günü daha yoğun devam etselerdi. Sadece Yavaş ve İmamoğlu değil diğer liderlerinde çıkması lazımdı. Biz o 15 günü kusura bakmayın iyi değerlendiremedik” dedi.
“BEN BUNA ÜZÜLÜYORUM”
CHP’nin Kılıçdaroğlu’na ihtiyacı olduğunu savunan Sarıgül, “O mesajlara ben de çok üzülüyorum. Bunu kondurmak istemiyorum ama biz troller diye çok açıklama yaptık. Mesaj dışarıdan gelmiyor, mesaj içeriden geliyor. Parti içi mücadele kadar dışa dönük mücadeleyi iyi verseler son derece iyi olur. Son 15 gün o mücadeleyi verselerdi sonuç çok başka olurdu. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na CHP’nin her zamankinden fazla ihtiyacı var. Sayın Kılıçdaroğlu, genel başkanlığından ayrıldığı andan itibaren CHP baraj altında kalır. Ben gücü önce Allah’ım sonra da kendi kişiliğimden alırım. Ben ne konuştuğumu biliyorum. Ben ne söylüyorsam doğru söylüyorum. Ben koltuğun peşinde koşmuyorum, bazı arkadaşlar koltuğun peşinde koşuyor. Sabah bir bakıyorsunuz erken kalkıyor adam; ‘Ben genel başkan adayımım’ diyor. Öyle arkadaşlar var ki güvenlik kamerası bulsalar konuşacaklar. Ben buna üzülüyorum. Kılıçdaroğlu’nun arkasında çok değerli bir 25 milyon oy var” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi – İstanbul Gündemi