GÜNCEL
Saadet Partisi’nin şölen havasında düzenlediği Aday Tanıtım Toplantısı, Bilge Başkan Temel Karamollaoğlu'nun selamlaması ve ardından İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Akabinde Saadet Partisi Genel Başkan yardımcısı Fatih Aydın konuşma gerçekleştirdi. Millî Görüş belediyeciliğini yürütecek olan belediye başkan adayları bir bir sahneye çağrıldı.
TEMEL KARAMOLLAOĞLU'NUN KONUŞMASI ŞÖYLE:
“Aziz Milli Görüşçüler, değerli Saadet Partililer; büyük bir coşku ve heyecanla gerçekleştirdiğimiz toplantımız hayırlara vesile olsun. Cenâb-ı Hâk, en büyük başarıları bizlere nasip eylesin inşallah. Değerli kardeşlerim; bugün bir kez daha “Haydi Bismillah!” diyoruz. Besmelemizi çekiyor, kollarımızı sıvıyoruz. “Yaşanabilir bir Türkiye”, “Yeniden büyük Türkiye” ve “Yeni bir Dünya” için bugün buradan “Haydi Bismillah” diyoruz.”
“ANKARA’NIN GÜVENLİĞİ, KUDÜS’ÜN ÖZGÜRLÜĞÜNDEN GEÇMEKTEDİR”
“Muhterem kardeşlerim; ülkemiz çok kritik bir dönemden geçmektedir. Bölgemiz ise ne yazık ki bir ateş çemberi içinde! Ekonomik ve sosyal olarak durumumuz maalesef hiç iç açıcı değil. Bugüne kadar uygulanan yanlış politikalarla gidilebilecek bir yol artık kalmamıştır. Adaletten eğitime, ekonomiden dış politikaya varıncaya dek tüm sahalarda bir zihniyet değişimi ihtiyacın ötesinde artık şarttır. Öte yandan Katil İsrail, göz göre göre soykırıma devam ediyor. Uluslararası kuruluşlar, İslam ülkeleri ve ne yazık ki Türkiye’miz de, bu süreçte topyekun sınıfta kalmıştır! Biz biliriz ki, Ankara’nın güvenliği Kudüs’ün özgürlüğünden geçmektedir! Gazze ne kadar huzurlu ise 81 ilimiz de ancak o kadar huzur bulabilecektir. Bu nedenle şehirlerimizi ayağa kaldırmak mecburiyetindeyiz. Şehirlerimizin ayağa kalkması demek, Türkiye’nin ayağa kalkması demektir! Türkiye’miz ayağa kalktığı takdirde ise; zalimlerden hesap sorulabilecek, mazlumların yüzü gülebilecektir.”
“31 MART, TARİHİ BİR SEÇİMDİR”
“elbette her seçim önemlidir. Ancak 31 Mart seçimleri, bu anlamda tarihi bir seçimdir. Çünkü bu seçimde sadece belediye başkanı seçmeyeceğiz. Vereceğimiz her bir oyla, sadece yerel yönetimlerin değil Türkiye’nin yolunu, istikametini değiştireceğiz. Gazze’deki zulmü durduracak bir Türkiye mi, yoksa Gazze’de çocuklar, kadınlar katledilirken, İsrail’e her gün 8 gemi gönderen Türkiye mi; işte buna karar vereceğiz! NATO’ya kuyruk olan bir Türkiye mi, yoksa İslam dünyasına öncü olan bir Türkiye mi; buna karar vereceğiz. Siyonizmin oyunlarına figüran olan bir iktidar mı, yoksa kendi kuralını koyarak bu oyunları bozan, BOP’u yırtıp atan bir iktidar mı; işte buna karar vereceğiz! Dün “ak dediğine kara”, “bugün kara dediğine yarın ak” diyen bir iktidar mı, yoksa savrulmayan, sözünün eri bir iktidar mı; işte buna karar vereceğiz. Özetle bu seçimi sadece bir yerel seçim olarak görmek mümkün değildir. Bu seçimde ortaya koyacağımız tercihler sadece şehirlerimizin değil ülkemizin de geleceğini belirleyecektir.”
“ŞEHİRLERİMİZİ MİLLİ GÖRÜŞ BELEDİYECİLİĞİ İLE BULUŞTURACAĞIZ”
“Muhterem kardeşlerim; bu nedenle omuzlarımızdaki sorumluluklarımız çok ağırdır. Milli Görüşçüler olarak, coğrafyamızda akan kan ve gözyaşını dindirmek boynumuzun borcudur. Bu ise ancak tüm seçim bölgelerinde Saadet Partimizi güçlü kılmakla mümkün olacaktır. Zira emin olun, Saadet Partili belediye başkanlarımız sadece kendi şehirlerini değil, aynı zamanda Gazze’yi de yeniden ayağa kaldıracaklardır. Kendi şehirlerini maddi ve manevi olarak kalkındırırken, Gazze’ye de, Kudüs’e de yardım eli uzatacaklardır. Belediyelerimizde atacağımız adımlar, Türkiye’nin tamamında ve dünya kamuoyunda dikkat çekecektir. Şehirlerimiz bizi, biz de şehirlerimize hizmet etmeyi özledik. Kararlıyız, Saadet Partisi olarak bu seçimlerde tüm seçim bölgelerinde ciddi bir netice alacağız inşallah. Kararlıyız! İnsanımızı 1 Nisan sabahı Milli Görüş belediyeciliği ile buluşturacağız inşallah.”
“BİZİM BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ “DERT BABASI” OLACAK”
“Saadet Partimizin belediye başkanlarının tamamı işte bu doğrultuda çalışacaktır. Bizim başkanlarımız, “en kolay ulaşılabilir” başkanlar olacaktır. 3 bin nüfuslu bir belde, 10 bin nüfuslu bir ilçe veya 10 milyonluk bir büyükşehir; hiç fark etmez! Bizim belediye başkanlarımıza, tüm vatandaşlarımız rahatlıkla ulaşabilecektir. Kimin ne derdi varsa, belediye başkanını doğrudan ilgilendirsin veya ilgilendirmesin; gelecek derdini anlatacak, bizim başkanımız da ya kendisi çözecek ya da çözümü için ilgilisi kim ise; kendi işi gibi bizzat takip edecek. Tabiri caizse bizim belediye başkanlarımız, “dert babası” olacak. Vatandaşın en ufak derdiyle dertlenecek. Milli Görüş belediyeciliğinin mesai saati, hafta sonu veya tatili olmaz! Beşikten mezara kadar, vatandaşımızın tüm iş ve talepleri bizi ilgilendirir. Bizim belediyecilik anlayışımızda bu böyledir. 7’den 77’ye, “kimsesizlerin kimsesi” bizim belediye başkanlarımız olacaktır.”
“İSRAF, RÜŞVET VE YOLSUZLUK DÜZENİNE SON VERECEĞİZ!”
“Muhterem kardeşlerim; Saadet Partimizin belediye başkanları, bir kibrit çöpünü dahi israf etmeyecektir. İsrafın i’sine dahi tahammülümüz yoktur! Vatandaşın cebinden kuruş kuruş toplanan paraları, milyar milyar savurma dönemine son vereceğiz. Kaynaklarımızı verimli kullanacak, bu konuda çok hassas ve titiz davranacağız. Yolsuzluğa asla müsaade etmeyeceğiz. Milli Görüş belediyeciliğinde Beytülmâl’e hiç kimse elini uzatamaz. Belediyelerimizin kapısından arsız-hırsız giremez! Bizim belediye başkanlarımızın kursağından bir lokma yetim malı geçmez! Belediyenin kaynaklarına ise yetim malına sahip çıkar gibi sahip çıkacağız. Biz bu anlayışla israf, rüşvet ve yolsuzluk düzenine son vereceğiz! Biz vatandaşın parasını yine vatandaşa harcayacağız. Birilerini belediye kasasından zengin etmeyeceğiz.1 Nisan sabahından itibaren, ihaleler üzerinden birilerinin köşeyi dönme devri bitecek!”
MİLLİ GÖRÜŞ BELEDİYECİLİĞİNİN İLKELERİ
“Muhterem kardeşlerim özetlersek, biz her daim;
-Dürüst ve adil olacağız.
-Planlı ve programlı çalışacağız.
-Hesap verebilir olacağız.
-İşi ehline vereceğiz.
-Kapımız herkese her zaman açık olacak.
-Partizanlık ve ayrımcılık yapmayacağız.
-Yolsuzluk ve rüşvete geçit vermeyeceğiz.
-Zorlaştırmayacağız, kolaylaştıracağız.
Biz işte bu ilkelerimiz çerçevesinde belediyeleri yöneteceğiz. Belediye başkanlarımızın her biri, şehremini olarak bu emaneti teslim alıp, layıkıyla bu görevi yerine getirdikten sonra zamanı gelince vicdanları rahat olarak bayrağı bir sonraki başkana devredecekler.”
Haber Merkezi – İstanbul Gündemi
Sayfa başına git
