Referandum takvimi nihayet belli oldu. 16 Nisa´da halk sandığa giderek ?evet´ yâda ?hayır´ diyecek. Fakat gözlemlerimize göre ?evet´ yâda ?hayır´ diyenlerin bence bilinçli bir şekilde ?evet´ yâda ?hayır´ diyeceklerini sanmıyorum. ?Evet´ diyenlerin ve ?hayır´ diyenlerin büyük bir çoğunluğu ya Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı yâda taraftarlığına dayanıyor. Tabi bunu değiştirecek olanlar da ?hayır´ veya ?evet´ tarafını savunan siyasi partilerin çalışmalarıdır. Bu konuda yapılan propagandalar halkı az da olsa bilinçlendirecek ama; yine de bence büyük bir çoğunluk inat ve tarafgirlik esasına göre davranıp ?evet´ yâda ?hayır´ diyecektir.
Çoğu yerde gazeteci olmamız hasebiyle bize soruyorlar: Sandıktan ?evet´ mi ?hayır´ mı çıkar? Diye. Tabi her ne kadar bu bir seçim olsa da, kesin bir şey söylemek yanlış bir kanaati ortaya koyma anlamıma gelir. Lakin bu konuda bir tahmin yürütmekten de bir şey çıkmaz. Bize göre bu referandumdan ?evet´ çıkacağı az çok belli. Neden mi derseniz? Çünkü başta da belirttiğimiz gibi tarafgirlik esasına göre Ak Parti ve MHP´nin oylarını esas alırsak ve firesini de versek bile % 55´in üzerinde bir ?evet´ oyu çıkması muhtemel görünüyor. Bu rakam siyasi partilerin çalışmasına göre az artar veya çok az eksilebilir.
Peki, ?Evet´ veya ?hayır´ çıkması sonucunda ne olacak derseniz? Kanaatimce elbet kıyamet kopmayacak ve işler devam edip gidecektir. ?Evet´çilere göre eğer ?evet´ çıkarsa daha çok istikrar, ?hayır´ çıkarsa ise, eski tas eski hamam olacağı söyleniyor. Bakalım sonuç ne olacak göreceğiz. Ama yine şunu temenni edelim ki, her hâlükârda hakkımızda hangisi iyi olacaksa o sonuç çıksın diye temenni de bulunmak en güzelidir bir davranış sergilemektir sanırım.