İsraf, bizi öyle çepeçevre sarmış ki, adeta bizi boğma derecesine getirmiştir. Bu yüzden aile bütçeleri alt-üst olmuş, kazanılan paralar ne kadar da çok olsa yetmez hale gelmiştir. Nedense yüksek miktarda ücret alan veya para kazanan kimseler bile, israftan dolayı halinden şikayet eder olmuştur.
İnsanları hem ekonomik, hem de manevi yönden sıkıntıya sokan israfın önüne geçilmedikçe, insanların bu sıkıntıları ömür boyu çekmeleri kaçınılmazdır.
Bugün hepimizin bildiği gibi, çektiğimiz sıkıntıların en büyük sebeplerinden biri de israftır. Bu yüzdendir ki, idarecilerin bütün işi ekonomiyi düzelmek ve insanların bu sıkıntıdan kurtulmalarına çalışmak olmuştur. Ama ne hikmetse, kimse yeterince israfın önünü alma noktasında fazla bir gayret sarf etmemektedir. Hem devlet olarak ve hem de millet olarak hep israf etmekteyiz. Bugün ülkemizin veya halkın çektiği sıkıntıların başında israf olduğunu ve lüzumsuz yere milyarlar heba edilerek, yatırımların yeterince yapılamadığını biliyoruz. Ayrıca israftan dolayı geçim sıkıntısı baş göstermekte, bu yüzden ailevi huzursuzluklar ve boşanmalar ile birlikte, diğer sosyal problemlerde de bir artış göze çarpmaktadır.
İsrafın, bir aile ve bir toplum için ciddi bir rahatsızlık olduğu şüphe götürmez bir gerçektir. Bu gerçeği bilerek, devletin israfı önleyici tedbirler alması gerekir. Ama şimdi olduğu gibi, “balık baştan kokar” misali, devlet kendisini bu çıkmazdan kurtaracak birine muhtaç hale gelmiştir.
Bakınız, bu hususta Kur’an-ı Kerim’de mealen şöyle buyruluyor; “Yiyiniz, içiniz fakat israf etmeyiniz.” (A’raf 31)
Bugün ki sıkıntımızın temelinde yatan en büyük gerçek ise, bu ilahi emre muhalefet etmemizdir.
Gazetelerde okuduğumuza göre, memleketimizde çöpe atılan ekmek ve yemek artıklarının aylık bilançosu bazı devletlerin yıllık bütçesini aşmakta olduğunu dile getirenler vardır. Bu da demek oluyor ki, büyük bir devletin yıllık bütçesi kadar parayı çöpe atıyoruz.
Bu çöküntüden kurtulmanın çaresini gecikmeden aramalıyız. Yoksa israf yüzünden hem devlet, hem de millet olarak aşılması zor sıkıntılara giriftar oluruz. Sonra bizim bu hata ve ihmalimizden gelecek nesiller de büyük bir sıkıntı ile karşı karşıya kalabilirler.
[email protected]