KENDİNİ VURAN ÜLKE!

Böyle zamanlarda kendimce birtakım yorumlar ve çıkarımlar yaparak faili bulmaya çalışırım. Tabii bunu yaparken öncelikle olası failler belirle, onların üzerinden neden sonuç ilişkileri kurmaya çalışırım. Bu olaydaki düşüncelerimi de sizlerle paylaşmak istedim.

Kabil’deki bu patlamaların olası faillerini belirtelim öncelikle; Taliban’a muhalif Yerel güçler, Taliban, Bölgedeki bazı ülkeler (isim çok önemli değil), ABD.

Şimdi faillerin bu eylemi gerçekleştirme olasılıklarını neden sonuç ilişkisi içerisinde değerlendirelim.

Yerel Muhalif Güçler; benim fikrim bu ihtimal çok düşük bir ihtimal. Çünkü Taliban’a karşı direniş göstereceklerini ve savaşacaklarını açıklayan bazı yerel güçler, doğal olarak Afganistan’ın yönetimini ele geçiren Taliban ile savaşabilmeleri için dış desteğe ihtiyaç duyacaklar. Saldırının ABD korumasındaki bölgeye yapıldığını ve 13 ABD askerinin bu saldırıda öldüğü gerçeğini de düşündüğümüzde, yerel muhalif güçler kendilerine destek olabilme ihtimali olan güçlere neden saldırsın?

Taliban; öyle ya da böyle bir şekilde ülkenin kontrolünü ele geçiren Taliban, dünyaya kapalı bir Afganistan modeli düşünmüyor. Zira yaptığı açıklamalara bakıldığında; kadın hakları, infazlar vs. gibi konularda; hukuki davranacağını söylüyor ve dünyaya şirin görünmeye çalışıyor. En önemlisi de ABD askerinin çekilmesinden sonra bir haftada ülkeyi kontrol altına alması, ABD ile anlaşma ihtimalini güçlendirdiğinden bu koşullarda ABD askerine karşı böyle bir saldırı yapma olasılığı fazlası ile düşük.

Bölgedeki diğer devletler; bu konuyu düşünmemin en önemli sebebi; acaba Afganistan yönetimini kontrol altına almak isteyen devlet yönetimleri olur mu? Sorusu olmuştu. Fakat henüz kaosun hüküm sürdüğü, devlet düzenin sağlanmadığı bu ortamda, Afganistan’ın da rotası belli değil gibi görünüyor. Böyle bir durumda beklemek sanki bana daha makulmüş gibi geliyor. Bu ihtimali de şimdilik düşük ihtimaller çerçevesinde değerlendiriyorum.

“ABD, böyle bir saldırı planı ve eylemi gerçekleştirmiş olabilir mi?” diye soruyorum kendime, ilk aklıma gelen, saldırıda ABD askerleri öldü, “böyle bir saldırı yapacak olsa neden kendi askeri üzerinde yapsın ki?” sorusu geliyor. 11 Eylül’de ikiz kulelere ve Pentagon’a saldıranların gerçekten El Kaide teröristleri olduğuna inanıyorsak, evet bu soru ile ABD’yi eleyebiliriz. Ya inanmıyorsak?

Bu tespitleri yaptıktan sonra burada araya şunu ekleyelim. Dünden bu yana bu patlamaların DEAŞ tarafından hatta DEAŞ’ın Horasan kolu diye bir örgütün yaptığından bahsedildi. DEAŞ da bu eylemleri üstlendi. Garip olan şu; yıllardır ABD basını dünyaya DEAŞ’ın El Kaide terör örgütünün uzantısı olduğu algısını oluşturmaya çalıştı.

ABD’nin Afganistan’a girme sebebi de El Kaide terör örgütünü bitirmekti. “Taliban El Kaide terör örgütün lideri Usame Bin Ladin’i saklıyor, bu nedenle Afganistan’da Taliban’ı ve El Kaide’yi bitireceğiz” düşüncesiyle girdiler Afganistan’a.

Bu mantıkla baktığımızda, DEAŞ El Kaide’nin uzantısı, El Kaide ve Taliban dost ise DEAŞ Taliban’ın yönetimindeki bir ülkede, Taliban’ı, dünyaya ve ABD’ye karşı zora sokacak böyle bir eylemi neden yapsın ki?

Ortada suç var, fail itiraf etmiş, sen neyin teranesini çalıyorsun diyebilirsiniz. Haklısınız deyin, bu yazıyı ben okuyor olsaydım ben de aynısını derdim.

Bir Kızılderili atasözü der ki; bir suda iki balık kavga ediyorsa, oradan az önce uzun bacaklı bir İngiliz geçmiştir; sözünü unutmayın ve günümüzün İngilizleri ABD’dir.

ABD’nin bugüne kadar en iyi yaptığı şey, terör örgütü kurmak ve terör eylemleri yaptırtmaktır. Vietnam’da, Irak’ta ve şimdi Afganistan’da hiçbir savaş becerisi olmayan yeteneksizler yığını, dünyayı aptal yerine koyar gibi dünyanın gözünün içine baka baka, DEAŞ’ı kurup (üstelik kendilerinin itirafıyla) istedikleri yerde kullanmaya çalışıyorlar.

Bana soracak olursanız, bu eylemi DEAŞ yaptı evet, ama ABD’nin siparişiydi.

Peki neden diyeceksiniz, cevabı şöyle, Çinin Bir Kuşak Bir yol Projesi’ni ortadan kaldırmak için.